GÜNCELHaber Girişi : 23 Kasım 2017 21:01

Ahıska Sürgünü Anma Programı

Ahıska Sürgünü Anma Programı
Ahıska Sürgünü ’nün yetmiş üçüncü yıl dönümü münasebetiyle Hoca Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda Üniversite Tarih Topluluğu tarafından anma programı gerçekleştirildi.

Ahıska Sürgünü Anma Programı

Ahıska Sürgünü ’nün yetmiş üçüncü yıl dönümü münasebetiyle Hoca Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda Üniversite Tarih Topluluğu tarafından anma programı gerçekleştirildi. Programa: Ardahan Vali Yardımcısı Salih Kalkan, Ardahan Garnizon Komutanlığını temsilen Binbaşı Mesut Toklu, Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şakir Aydoğan, Ardahan Belediyesi Başkan Yardımcısı Uğur Dede, Üniversitemiz akademisyenleri ve öğrenciler katıldı.

İstiklal Marşı ve saygı duruşunun ardından başlayan programda Ahıska sürgününü konu alan bir panel gerçekleştirildi. Üniversitemiz Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Suat Vural’ın yönetiminde gerçekleşen panele Üniversitemizde öğrenim gören Ahıskalı öğrenciler: Rasim Mammadov, İbrahim Umarov, Shadiman Seidiev ve Livaza İsmailova konuşmacı olarak katıldı.

Panelin açış konuşmasını gerçekleştiren Yrd. Doç. Dr. Suat Vural, 14 Kasım 1944’de Stalin tarafından vatanlarından koparılarak sürgün edilen Ahıskalıları 1989 yılında Moskova’da gerçekleştirdikleri bir yürüyüşe kadar kimsenin hatırlamadığını vurgulayarak Kafkasya coğrafyasının önemine değindi. Yrd. Doç. Dr. Vural: ‘‘Sınırları itibariyle Kafkasya, Anadolu’nun kuzeydoğusuna düşen çok önemli bir bölgedir. Bu bölge dinlerarası, milletlerarası ve kültürlerarası bir geçiş noktasıdır. Bu geçiş özelliği Türk dünyası içinde çok önemlidir. Tüm Türk dünyası tek bir vücut olarak kabul edilecek olursa; Güney Kafkasya, bu vücudun adeta boğazıdır ve Güney Kafkasya'sız bir Türk dünyasından bahsetmek mümkün değildir. Güney Kafkasya Karadeniz’den Hazar'a kadar doğal kaynak rezervi varlığı ve stratejik ulaştırma hatlarının güzergâhı olması sebebiyle Avrasya’nın stratejik konumuna günümüzde yön verdiği gibi gelecekte de yön verecektir. Ayrıca bu coğrafya stratejik konumunun yanında; doğal kaynaklar ve su kaynakları bakımından küresel ve bölgesel güçlerin jeopolik, askeri ve ekonomik çıkarlarının odağındadır.’’ şeklinde konuştu. Ahıska bölgesinin milattan önce binden bu yana Türklerin ilgi ve faaliyet odağında olduğuna dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Vural, bölgenin

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.