Toplumdan Dışlanmış Yaşamlar
KAFKAS HABER AJANSI / BEDİR ALTUNOK
Kars Dolunay Derneği Başkan yardımcısı Faruk Ocak’ın, “Toplumdan Dışlanmış Yaşamlar” yazısı:
Şehir hayatının temposuna kapılan insanlar çevrelerindeki pek çok şeyi fark etmezler. Aslında çevrelerinde yaşanan dramlara gözlerini kapatırlar ancak bu sayede vicdanları rahat eder ve mutlu olurlar. Bazen gazetelerde ya da sosyal medya da bir haber görürler ve vicdanlarını temizlemek için bir kaç saat bunları eleştirirler. Ancak yine de günlük hayatımızda her gün yanımızda yürüyen bazen bakışlarını hissettiğimiz bazen bakışlarımızı kaçırdığımız hayatları görmezden geliriz. İşte her gün baktığımız ama görmediğimiz hayatlar.
Sokak çocukları
Muhtemelen her birinin farklı hikayesi vardır. Bazılarının ailesi yoktur bazıları evden kaçmıştır. Bazıları ise devletin yurtlarından kaçmıştır. Ama hepsi aynı şartlar altında yaşarlar. Toplum onları dışlar bir kenara iter. Onları görürüz ama uzak dururuz. Bazılarından korkarız bazılarına bir miktar para veririz. Ama asla hikayelerini duymak istemeyiz. Bir çok kişi çocuk evlat edinmek ister bunun için sıraya girer bekler uğraşır. Ancak kimse bu çocukları istemez. Dünyada görüntünün her şey olduğunun kanıtıdır bu çocuklar. Çoğu bazı kişiler dilendirilir geri kalanı tinere alışır soğuğu hissetmemek için. Bir süre sonra hırsızlık, dilencilik ya da kağıt toplayıcılığı yapmak zorunda kalırlar. Ancak asla bir gelecekleri olmaz hatta belki bir gelecek hayalleri bile olmaz. Sıcak evlerinde oturan bizler dini savunur, siyaset yapar dünyayı kurtarır sonraki hayatımızı güvenceye almaya çalışırız hemen yanımızdaki çocukları kurtaramaz ve güvene alamazken. Şimdi düşünün sandığınız kadar günahsız mısınız yoksa sizde bu günaha hepimiz kadar ortak mısınız?
Kağıt toplayıcıları
Genelde ya sokak çocuklarının bir sonraki aşaması olur ya da meslek sahibi olmayan kişiler olur. Hırsızlık yapmak yerine çöplerden kağıt toplarlar. Hırsızları insanlar eleştirir iken bunları kimse görmez. Aslında bir nevi boşa giden iş gücüdür bu ülkede. Ancak zaten bu insanları kimse işe almadığı için buna yönelirler. Dünyada iyi görünüş her şeydir özellikle işe girerken. Dış görünüşünden hoşlanılmayan insanlara güvenilmez çünkü. Onlarda toplumdan dışlanırlar toplumun bıraktıklarını geri dönüşüme vererek para kazanırlar. Ancak bir gün devlet çıkar ve kağıt toplayıcılardan kağıt alan kişilere 140 bin tl ceza keseceğiz der. Çünkü kağıt toplayıcılar yasal değil ve vergi ödemiyorlar. Devlet ise her kazançtan vergi almak istiyor. Ancak buna kimse tepki göstermez. Neden umursasın ki insanlar görmediklerini? Toplumdan tamamen dışlanan kişinin hiç bir şansı kalmaz. Ya açlıktan ölecek ya da hırsızlık yapacak. Açlıktan ölürse gazetelere güzel bir haber olur hırsızlık yaparsa yine gazetelere güzel bir haber olur. Hırsızlık yaptığı için küfür ederiz hatta belki tepki gösteririz ama asla neden diye sormayız. Aç insan her şeyi yapar bu dünyada. Ancak bunu herkes anlayamaz tabii. En son ramazan da kaç saat aç kalıp zorlanmıştınız?
Sokak satıcıları
Hemen hemen kalabalık olan her bölgede bulunurlar. Bazıları iyi kazansa da bazıları yaşlıdır. Ancak yine yaz kış demeden oraya gelip bir şeyler satmaya çalışırlar. Aslında bakarsanız kötü bir şey yapmıyorlar. Ancak yine de bu insanları zabıtalar toplar. Tabii ki vergi vermedikleri için. Bu arada hatırlıyor musun vergi kaçıran ünlüleri ve onlara neler olduğunu…Hiç sordunuz mu zenginlerden niye az vergi alındığını? Hiç düşündünüz mü daha çok kazanan az vergi öderken daha az kazananın niye daha fazla vergi ödediğini? Ama bunlar vergi kaçırıyorlar işte. O yüzden bir nevi suçlular. Kimse onları işe almaz iken gitsinler çalışsınlar kimse onlara bakmaz iken gitsinler birinin yanında kalsınlar. Dünyada adalet böyle bir şey işte…
Sokak hayvanları
Aslında belki de hiç alakaları yok iken kendi aramıza alıp eziyet ettiğimiz hayvanlar. Yaşam alanları var olmadığı için bir nevi insanlara muhtaçlar. Çünkü onların yaşam alanlarını zaten mahvettik. Her halükarda yine de çöpten ya da avlanarak bir şekilde hayatta kalırlar. Soğuk onlar için fazla dert değildir çünkü onlar bu dünya için yaratıldılar. Ancak bir de insanlar olmasa aslında mutlu yaşarlardı. Hiç karışmasak belki yine de mutlu olurlar ancak eziyet etmek, işkence etmek ve öldürmek niye? Kendi egosunu tatmin etmek için kendini bu kadar küçük düşürebilecek insandan başka canlı var mıdır bu dünyada…Hayvanseverlerin yürüyüşlerine denk geldiniz mi hiç? Dünyadaki en komik hatta en abes görüntüdür o yürüyüşler. Hepsi kucağına almıştır cins hayvanlarını biz sokak hayvanlarını savunuyoruz derler. Ancak ben sokakta cins hayvan görmedim. Olanlar bir kaç gün içinde sahiplenilir. Demek ki hayvanlarda bile dış görünüşe bakılıyor bu dünyada. Şaşırdık mı?
Dünyanın adaletli bir yer olduğunu düşünüyorsunuz bir de bu yönden bakın. Devletin adaletli olduğunu düşünüyorsanız bir de bu yönden bakın. Hayatın size adil davranmadığını düşünüyorsanız bir de bu taraftan bakın. Kendinizi çok mu mutsuz hissediyorsunuz, bugün egolarınız tatmin olmadı mı, yeni gördüğünüz bir eşyayı alamadınız mı, hayattaki en büyük sorununuz aradığınız aşkı bulamamak mı, sosyal medyada popüler olamadınız diye mi üzülüyorsunuz? Buyrun bir de burdan bakın hayata…
Engelliler
Engelli olmayanlar engelli bir kişiye genellikle acıyarak bakabilir. Hatta birçok kişi engellileri görmezden gelerek yokmuş gibi davranmayı tercih edebilir. Acıma duygusu genel anlamda iyi niyetli bir his olsa da engelli bireyde ruhsal açıdan sorunlar yaratabilir. Aynı durum dışlamak, küçümsemek, azarlamak ve dalga geçmek için de geçerlidir. Bu tutumlar yerine engelli bireyin yaşamını zorlaştıran sorunlar en aza indirilmeye çalışılmalı, hoşgörülü olunmalı, sevgi ve saygı gösterilmelidir.
Diğer insanlara nasıl davranılıyorsa engelli bireylere de öyle davranılmalıdır. Çünkü engelliler bedensel veya zihinsel bakımdan farklı ihtiyaçları olan insanlardır. Aşırı ya da daha az ilgi göstermek engelli kişileri negatif yönde etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki engelleri aşmak öncelikle zihinde başlar.
(BA-BA-S) GAZİ KARS (KHA) / KAFKAS HABER AJANSI / BEDİR ALTUNOK
31.05.2020 18:10:00